Tıpkı 2020 yılı gibi 2021’de de hayatımızı etkilemesi mümkün olarak koronavirüs salgını, bir türlü önlenemiyor. Bilim insanları, yaptıkları çalışmalara rağmen COVID-19’un daha pozitif yayılmasının önüne geçemiyorlar. Hem koronavirüs için kesim çözüm olacağı düşünülen aşı bile şu lahza için, belli bir çözüm olmayabilir gibi görünüyor. Zira öncelikle İngiltere edinmek üzere çeşitli ülkelerde görülmeye başlayan mutasyonlu koronavirüsün aşıyla nasıl bir etkileşim halinde olacağı şu an için bilinmiyor.
Bilim insanları, koronavirüs salgınının ilk gününden beri maske, temizlik ve mesafenin önemini vurguluyorlar. Lüzum Türkiye gerekse öteki ülkelerdeki uzmanlar, salgının oysa bu üç maddeyle önlenebileceğini savunuyorlar. Ancak maske kullanımı bundan böyle bir rutin haline gelmiş durumda olsa da salgın, bir türlü önlenemiyor. Peki maske, COVID-19 salgınının engellenmesinde niçin istenildiği kadar verimli olmuyor?
Bilim insanları: Virüslü damlacıklar, maskenin önleyemeyeceği kadar küçük
Edinburgh Üniversitesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren Virolog Paul Digard, koronavirüsün en esas haliyle öksürük veya hapşırık sonucu etrafa yayılan damlacıklarla yayıldığını söylüyor. Bu damlacıkların boyutunun fazla küçük olduğunu açıklayan Digard, maskelerin bu boyutlardaki parçacıkları tutma ihtimalinin olmadığını belirtiyor. Oysa bu yorumlama, maskenin COVID-19 karşı etkisiz olduğu anlamına gelmiyor.
Virolog, konuyla ilgili açıklamalarında virüslü damlacıkların defalarca çok küçük olmayabileceğini ifade ediyor. Maskenin işlevselliğinin tam da bu noktada ortaya çıktığını söyleyen bilim insanı, daha büyük damlacıklarla yayılabilecek virüsün, maskeler tamamen tutulmuş olduğunu açıklama ediyor. Yani maske, tam anlamıyla işlevsiz yok oysa istenildiği kadar da etkin değil.
Koronavirüs salgınının en fazla etkilediği ülkelerden bir tanesine, İngiltere. Ülke genelinde patlama yaşanırken yetkililer, ellerinden geleni yapıyor olsalar da salgını kontrol altına alamıyorlar. Ülke genelinde yapılan incelemeler, İngiltere’de yaşamış her 4 kişiden 3’ünün maske kullandığını ortaya koyuyor. Oysa işte Digard’ın bahsettiği minik damlacıklar, maske kullanım oranına rağmen salgının seyrini değiştirmeye yetmiyor. Bu şart, üstelik maske kullanılmadığı süre salgının ulaşacağı korkunç durumu gözler önüne sermeye yetiyor…
